2017’nin yaz aylarına yaklaşırken gündemde neler var, trendler neler, konuşmaya devam ediyoruz.
eLearning Industry kurucusu Christopher Pappas köşesinde kaleme aldığı bir yazıda [i] kurumsal e-öğrenme dünyasının bu yılki trend olan 8 konusunu ele aldı. Pappas yazısında, çok kuşaklı iş gücünün beceri ve yeteneklerini bilemek için hızlı ve etkili online öğrenme kaynaklarına ihtiyaç duyarken, kurumların da eforlarını ve bütçelerini nereye odaklamaları gerektiğini bilmelerinin önemli olduğunu vurguluyor.
Yazara göre kurumsal e-öğrenme dünyasının 2017 için 8 önemli yönelimi şu şekilde:
- Online mikro-öğrenme kütüphaneleri
- Online kişiselleştirilmiş öğrenme patikaları
- Koçluk/Mentorlük
- Oyunlaştırma ve ciddi oyunlar
- Mobil uyumlu tasarım
- Sosyal ve işbirliği içinde öğrenme
- Gerçek yaşam aktiviteleri
- Online eğitim webinarları
Pappas’ın sıraladığı 2017 yönelimlerine biraz daha yakından bakalım.
- Mikro-öğrenme online eğitim kütüphaneleri
Pappas yazısında çalışanların artık hızlı ve etkili bir şekilde sunulan bilgiye ihtiyaç duyduklarını hatırlatıyor. Bu nedenle 2017’nin en önemli e-öğrenme yönelimlerinden birinin online mikro-öğrenme kütüphaneleri olduğunu kaydeden Pappas, bunların çok farklı dijital cihazlardan erişilebilir olduğunu ifade ediyor. Böylece çalışanlar, neyi, ne zaman ve nasıl öğrenmek isterlerse istesinler bunun için farklı olanaklar yakalamış oluyorlar. Ayrıca bir sonraki eğitim oturumunu beklemeden işyerinde karşı karşıya geldikleri sorunlarıyla anında baş etme olanağı yakalıyorlar.
- Kişiselleştirilmiş online öğrenme patikaları
Pappas yazısında insanların bilgiyi özümsemeleri için farklı yollara ihtiyaç duyduğunu hatırlatırken, örneğin bazı çalışanların iş başında bazılarının duyarak ya da görerek bilgiyi akıllarında tutabildiklerini ifade ediyor. Yazar, öğrenme tercihlerini belirlemenin, zaman ve dikkatli bir araştırma süreci gerektirse de bunun çalışanların spesifik gelişim alanlarına ve deneyim düzeylerine hitap eden kişiselleştirilmiş öğrenme patikalarının oluşturulmasına fırsat sunduğunu kaydediyor. Pappas bu patikaların, tıklanabilir e-öğrenme kurs haritalarını, bireysel öğrenme sözleşmelerini, çalışanların özenle seçebilecekleri kurs kataloglarını kapsayabileceğini ifade ediyor.
- Koçluk/Mentorlük
Pappas kurumsal öğrenme sektöründe koçluk ve mentorlüğün çok uzun yıllardır kullanıldığını, ancak şimdi bunların online platformlara geçiş yaptığını kaydederken bu sürecin içinde olan tüm taraflara katkı sağladığını hatırlatıyor. Pappas’a göre bu süreçte danışanlar (mentee) daha tecrübeli çalışanların görüşlerini öğrenirken, danışmanlar ise bilgilerini pekiştiriyorlar, uygulama içerisinde temel becerilerini güçlendiriyorlar. Diğer taraftan yazara göre her iki taraf için de süreçleri daha etkili hale getirmek için, beklentileri netleştirecek, rolleri tanımlayacak iletişim kanalları geliştirmek gerekiyor.
- Oyunlaştıma ve ciddi oyunlar
Pappas yazısında ödüllerin kurumsal öğrenenler için bir motivasyon kaynağı olduğunun kanıtlanmış bir gerçek olduğunu hatırlatıyor. Yazar bunların illa somut hediyeler de olması gerekmediğini, rozetler, puanlar ve seviyeler gibi teşviklerin de ilgiyi artırmak için yeterli olabileceğini söylüyor. Bu nedenle, ciddi oyunlar ve oyunlaştırmanın kurumsal dünyada önemli bir yönelim olduğunu kaydeden Pappas, bunların temel öğrenme hedeflerini desteklemek için önemini vurguluyor.
- Mobil uyumlu tasarım
Pappas modern çalışanların bilgi ve becerilerini geliştirmek için mobil dostu kaynaklar aradığını ifade ederken, mobil uyumlu tasarımların kurumlara, her an her yerden ve daha da önemlisi her türlü cihazdan online eğitim sunma olanağı verdiğini kaydediyor. Eğer kurumlar içeriklerini herhangi bir ekran boyutuna veya çözünürlüğüne uyacak şekilde yaratabilirse, her çalışan online öğrenme deneyimlerinden aynı katkıyı alabilir.
- Sosyal ve işbirliği içinde öğrenme
Pappas’a göre giderek daha fazla organizasyon iletişime ve işbirliğine dayalı kurumsal e-öğrenme kültürünün faydalarını fark ediyor, bu nedenle etkileşimi ve angajmanı yüksek sosyal öğrenme etkinliklerini öğrenme stratejilerine dahil ediyorlar. Sosyal medya grupları, online tartışmalar, kurumsal e-öğrenme blogları ve video paylaşım platformları, değerlendirilebilecek sosyal öğrenme araçlarından sadece birkaçı. Yazara göre online işbirliğini kolaylaştırmak için proje yönetim yazılımları da kullanılabilir. Bu özellikle takım ortamlarında, görevleri delege etmek ve e-öğrenme geri bildirimleri sağlamak için etkili olabilir.
- Gerçek yaşam aktiviteleri
Pappas’a göre online eğitimlerin gerçek anlamda etkili olabilmesi için gerçek yaşam uygulamaları da içermesi gerekir. Aksi takdirde, çalışanlar zengin bilgi ve becerilere sahip olabilir ancak bunun kullanamayabilirler. Yazara göre teoriden pratiğe geçiş için, kurumlar süreçlerine online eğitim simülasyonları, karmaşık senaryolar ve konunun faydalarını ve kullanım alanlarını vurgulayan örnekler içeren gerçek yaşam aktiviteleri dahil ediyorlar. Örneğin çalışanlar her adımı anlamak ve uzmanlıklarını geliştirmek için task tabanlı simülasyonlara katılıyorlar. Pappas online eğitim simülasyonu sırasında ortak engelleri aşmanın ve iş stresini azaltmanın da mümkün hale geldiğini vurguluyor.
- Online eğitim webinarları
Pappas webinarların çok uzun süredir devam etmesine rağmen, giderek artan sayıda kurumun bununlar yaratıcı ve inovatif yollarla kullandığını belirtiyor. Yazar bu yolla çalışanların yeterliklerini hızla artırabilecekleri 3 günlük ön-eğitim kampları oluşturabileceğini veya konuk konuşmacıların, oyunların, online tartışmaların içerildiği webinarların uygulanabildiğini kaydediyor. Pappas webinarlarda bilişsel yükü azaltmak için anahtar noktaları vurgulayan, tek bir fikre ya da kavrama odaklanan senaryo taslakları yazılmasının önemini vurguluyor. Etkinliklerin daha sonra izlenebilmesi için kaydedilmesi ve çalışanların geri bildirimlerini almanın da önemli olduğunu kaydediyor. Bu sonraki webinarları geliştirmek için de önemli. Pappas ayrıca etkinliği sosyal medyada paylaşmak ve çalışanları düşünce ve fikirlerini paylaşmak için teşvik etmenin de önemli olduğunu vurguluyor.
Pappas yazısının sonunda birçok şey değişirken listelenen başlıkların, 2017’de kurumsal e-öğrenme trendleri olmaya devam edeceğini söylüyor. Yazara göre listedeki her başlık kurumsal e-öğrenme içeriğinin erişilebilirliğini ve etkililiğini geliştiriyor. Pappas bunları hayata geçirerek çalışanlara tam ihtiyaç duydukları anda online eğitimler sunulabileceğini, gerçek yaşam uygulamalarını da içerecek şekilde birbirinden öğrenmeyi de teşvik edilebileceğini vurguluyor. Yazara göre böylece çalışanlar işlerinden daha mutlu olabilir ve yatırımlarınıza daha iyi bir geri dönüş sağlayabilirsiniz.
[i] Pappas, C. (2017). 8 Corporate eLearning Trends for 2017. https://elearningindustry.com/corporate-elearning-trends-2017 adresinden 23 Mayıs 2017 tarihinde erişilmiştir.